20150303

Roguelike Türüne Genel Bakış

Zindanın yedinci katına kadar güç bela indiniz. Karnınız aç ve yemeğiniz kalmadı. Yüzlerce altınınız var ama harcayacak yeriniz yok. Son iyileştirme iksirini içmenizin üzerinden saatler geçti. Önünüzde ise goblinlerle dolu bir oda var. Etraflarından dolaşmak zaman alacaktır, sahip olmadığınız tek şey ise zaman. İki elle kılıcınıza sıkıca sarılıp odaya doğru bir savaş narası patlatarak koşuyorsunuz.

Zehirli gaz tuzağına bastınız ve öldünüz.

Yukarıda alışıldık bir roguelike oyunda başınıza gelecek tahmini bir hikaye anlatılıyor. Eğer roguelike oynamak istiyorsanız kabul etmeniz gereken ilk iki şey;

1) Öleceksiniz.
2) Tekrar öleceksiniz.

Şimdi en baştan başlayalım. Roguelike ne demek? Bir oyun janrını sembolize ediyor. "-like" burada benzeri anlamında. Roguebenzeri gibi. Rogue ise bu türde ilk çıkan oyunun adı.

Rogue (1980)

Rogue zamanında bilgisayarlar henüz çok yaygın olmadığı için oyun üniversitelerin terminal bilgisayarlarında kodlanmıştı ve bu sayede nerd diyebileceğimiz bir oyuncu kitlesini de kolay yoldan elde etmişti. Çoğunlukla esinlendiği Dungeons & Dragons rol yapma oyununun da bu zamanlarda altın dönemini yaşadığını belirtmekte fayda var.

Rogue'un amacı ilerledikçe yaratılan zindanlarda düşmanlara karşı mücadele vererek en alt kata inmek, buradaki amulet'i aldıktan sonra ise geri dönmekti. Zindanların ilerledikçe yaratılması demek oynadığınız iki oyunun asla aynı olmaması demekti. Yer şekilleri, düşmanların yerleri ve eşyalar her seferinde bilgisayar tarafından farklı yerlerde konumlandırılıyordu. Bu da hem dönem için hem de oyun için ezber bozan bir özellikti. Daha da önemlisi oyunda kayıt sistemi yoktu. Yani ölünce; ölüyordunuz.

Yıllar içinde roguelike oyunlar gelişse ve değişse de elitist oyuncuların sınıflandırma isteğiyle bir oyunu roguelike sayabilmek belli başlı kurallar belirlendi. 2008 yılında Berlin'de gerçekleştirilen Rogulike Geliştirme Konferansında belirlenen kıstaslar şunlardı;

Yüksek Değerli Faktörler
  • Rastgele çevre yaratımı: oyun dünyası tekrar oynanabilirliği arttıracak şekilde rastgele yaratılmalı
  • Kalıcı ölüm: ölürseniz oyuna en baltan başlarsınız
  • Sıra tabanlı: her hareket bir eyleme denk gelmeli. hareket etmeden önce dilediğiniz kadar düşünebilirsiniz
  • Harita tabanlı: oyun dünyası belli parçalara bölünmeli (kare vb.) dünyadaki objeler 1 kare tutmalı
  • Modsuz: oyunda yapılabilen her eylem her koşulda yapılabilmeli
  • Karmaşıklık: oyunda bir sorunun birden fazla çözümü olmalı
  • Kaynak yönetimi: sınırlı sayıda olan kaynaklar (yemek vb.) iyi değerlendirilmeli
  • Kes-biç: oyun dünyası oyuncuyuya karşı olmalı. diplomasi ve düşmanlar arası etkileşim olmamalı
  • Keşifler ve buluşlar: oyun dünyası ve eşyaların etkileri her oyunda tekrar araştırılmalı


Alçak Değerli Faktörler
  • Tek oyuncu karakteri: oyuncu sadece bir karakter yönetebilir
  • Düşmanlar oyuncuya benzer: oyuncu karakteri için geçerli olan kurallar düşmanlar içinn de geçerlidir
  • Taktiksel zorluk: oyunda ilerlemek için belli taktiklerin öğrenilmesi gerekir
  • ASCII görünüm: geleneksel roguelike görünümü olarak ASCII karakter seti kullanılmalı
  • Zindanlar: roguelikelar zindan içerir, bunlar oda ve koridorlardan oluşur
  • Sayılar: karakterin özelliklerini açıklayan değerler sayılarla gösterilir


Bu kıstasların günümüzde ilkel ve katı kaldığını da belirtip bir karşı görüşe de yer verelim.

Farkettiğiniz gibi bir oyun türünden bahsettik ama oyunlardan, yani eğlenceli olan kısımdan, pek bahsetmedik. Roguelike oyunlar hakkında yazılar devam edecek <3

No comments:

Post a Comment